Monday, January 30, 2012


Bir çocuk değişir, Türkiye değişir!

Bir yanda küresel kriz, diğer yanda iklim değişikliği... Yoksul, zengin fark etmiyor! Krizler, her ülkeyi savurup atıyor. Yoksulluk çığ gibi büyüyor. Kaynaklar kıt. Gıda enflasyonu tırmandıkça tırmanıyor. Bu tablo dünyada siyaseti sertleştiriyor.Sosyal demokrasinin güçlü olduğu ülkelerde bile "milliyetçilik" yükseliyor. İsterAlmanya, ister Fransa, ister Türkiye fark etmiyor. Artık etnik kimliğe dayalı siyaset moda!..
Bu da, güvensizlik ve ayrışmaya yol açıyor.
Oysa birbirimize ve kurumlara karşı minimum güven olmadan, ne ekonomi, ne siyaset, ne de sosyal düzen ayakta durabilir.
Fransa'da 2012'deki seçim öncesi tartışmalar başladı. Fransız Sosyalist Partisi,"İhtimam Toplumu" adıyla yepyeni bir kavramı tartışmaya açtı. Açıkçası tüm dünya gençlerine, çocuklarına, yoksullara ihtimam göstermek gerekiyor. 
***

Bugün 23 Nisan.Atatürk çocuklarımıza güzel bir bayram hediye etti. Bugüne kadar ülkeyi yöneten siyasetçiler, nedense en büyük sermayemiz olan çocuklarımızı hep unuttu!
Yıllardır, "çocuk işçiler" sorununu görmüyoruz. Çocuk haklarında sınıfta kaldık.Etnik kimliğe dayalı dışlanmayı yok saydık. Yoksulların çocuklarınınyoksulluğunu engelleyecek hiçbir karar almadık.
En önemlisi de, çocuğun kendisini nasıl hissettiğini hiç mi hiç merak etmedik. Kadın cinayetleriyle öksüz kalan çocuklarımızın sayısı da giderek artıyor.
Ancak çocukları düşünenler var.
Dr. Emre Erdoğan bunlardan biri.
Bilgi Üniversitesi'nde ders veriyor, İnfakto'da alan araştırmaları yapıyor. Daha önce, "Gönüllülük" ve "Sosyal Sermaye" üzerine araştırma yaptığı Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı'na (TEGV) bu kez sosyal etki analizi hazırlamış. Tablo ilginç.
Sonuç şu: TEGV'ye daha çok yoksul, mülteci ve çocuk işçiler geliyor. Daha mutlu oluyorlar, dersleri daha iyi ve kendilerine güveniyorlar. 
***
Çalışma, geçen yıl mayısta yapılmış. 10 TEGV etkinlik noktasında, çevresinde, 256 TEGV çocuğu, 183 eşdeğer çocuk ve aileleriyle, ayrıca 100 TEGV mezunuyla yüz yüze görüşülmüş.
Çok önemli bir toplumsal sorunla ilgili farklılaşma dikkat çekmiş.
Biz, birbirimize hiç güvenmez, "Babana bile güvenme" diye herkese öğütleriz. Zaten en son 2007'de 55 ülke arasında yapılan Dünya Değerler Araştırması'na göre, birbirimize güven oranı yüzde 6.3...
Bosna'dan bile geriyiz.
İşte bu kısır döngüyü kurduğu "gönüllü" sistemiyle kendine özgü bir model yaratan TEGV aşmış. TEGV gönüllülerinde karşılıklı güven yüzde 20. TEGV çocuğa inanıyor. Diyor ki: "Bir çocuk değişir, Türkiye değişir..."
CHP 
ilk kez bir "Çocuk Raporu" açıklayacak. Umarız bu soruların yanıtı bu raporda vardır.


http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/okur/2011/04/23/bir-cocuk-degisir-turkiye-degisir

No comments: